Aile içi ilişkilerin önemini, ergenlerde artan psikiyatrik rahatsızlıkları, sınav kaygısı ve ergen psikolojisi değişimlerini değerlendiren uzmanlar önemli tavsiyeler verdi.
ÖNEMLİ OLAN RUH SAĞLIĞIN
“Çocuğun ruh sağlığından anne babalar sorumlu” diyen Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı ve Psikiyatri Hizmetleri Genel Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Semra Baripoğlu şöyle devam etti: “Çocuk büyütmek koreografisi zor bir dans gibi. Aileler çocuğun kişilik özellikleri, ilgi ve becerileri konusuna hâkim olmalı. Çocuklara; Bu sınava girmek zorunda olmanı istemezdik ama koşullar bu, bizim önceliğimiz senin ruh sağlığın’ demeleri önemli.”
BİLİNÇSİZCE İLAÇ KULLANDIRMAYIN
Sınav kaygıyla baş etme tüyoları veren ve ailelere düşen görevleri sıralayan diğer kurum uzmanları ise şunları söyledi:
Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş:
“Son zamanlarda ergenlik döneminde psikiyatrik rahatsızlıklarda artış gözleniyor. Ergenlik, bireyin kimlik ve kişilik gelişiminin yoğun bir şekilde yaşandığı, fiziksel ve duygusal değişimlerin hızla gerçekleştiği bir dönemdir. Bu süreçte ergenler, pek çok psikolojik sorunla karşılaşabilirler. Sınav stresi, ergenlerde kaygı bozukluklarının, depresyonun, panik atakların ve hatta okul fobisinin ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bulantı, kusma gibi fiziksel belirtiler yaşanıyor. Sınav kaygısıyla başa çıkmak için ergenlere ve ailelerine çeşitli destek ve tedavi yöntemleri öneriliyor. Ailelerin kulaktan dolma bilgilerle çocuklarına ilaç kullandırmamaları gerekir. Burada çocukların bireysel özellikleri desteklenmeli. Derin nefes alma, kas gevşetme egzersizleri kaygıyı azaltmada yardımcı olabilir. Ergenlere sosyal destek sağlamak, sınav kaygısıyla başa çıkmalarına yardımcı olabilir. Aile, öğretmenler ve arkadaşlar bu süreçte önemli destek kaynaklarıdır.
EMPATİYLE YAKLAŞIN
Uzman Klinik Psikolog S. Aybeniz Yıldırım:
“Ergenlik dönemindeki gençler, kimlik krizleri, kimlik arayışı, roller arası çatışmalar gibi birçok zorluğa maruz kalabilirler. Bu nedenle, ebeveynlerin ergenlerin duygusal dünyasını anlamaları ve onlara empatiyle yaklaşmaları önemlidir. Ayrıca, ergenlerin kendi duygularını ifade etmelerine, sorunlarını açıkça konuşmalarına ve destek aramalarına olanak tanınmalıdır. Ebeveynler, ergenlerin özgüvenlerini artırmak ve duygusal güvenliklerini sağlamak için onları dinlemeli ve anlayışla karşılamalıdır. İyi bir iletişim, açık ve dürüst bir iletişim kanalı oluşturarak, ebeveynlerin ergenlerle duygusal bağlarını güçlendirmeleri gerekir.
KORKU HATAYA GÖTÜRÜR
Uzman Klinik Psikolog Elvin Akı Konuk:
“Bu dönemde kaygı çeşitli biçimlerde kendini gösterebilir. Kalp atışında hızlanma, terleme, titreme, nefes alıp vermekte güçlük, iştahsızlık, baş ağrısı, beslenme veya uyku düzensizliği gibi fiziksel belirtilerin yanı sıra gerginlik, sinirlilik, karamsarlık, endişe, huzursuzluk gibi duygusal belirtiler de görülebilir. Bu belirtileri hisseden çocuklar sıklıkla ders çalışmayı bırakma, sınavı yarıda bırakma veya sınava girmeme, ders çalışmayı erteleme, aşırı hareketlilik ya da tam tersi donakalma gibi hareketsizlik biçiminde davranışlar sergileyebilirler. Sınav stresini yaşayan çocuklar bildiklerinin hepsini unuttuğunu düşünme, başarılı olmayacağını veya sınavı geçemezse her şeyin biteceğini düşünme, unutkanlık, dikkati toplamakta güçlük, rezil olacağı inancı gibi zihinsel belirtiler de ortaya koyabilirler. Bu durum var olan akademik performansın kullanımını engellemeye sebep olur. Bu düşünceler nedeniyle sınavda okuduğu soruları anlayamaz, dikkatini o esnada sorulara ve çözümlere veremez, çok iyi bildiği sorularda bile ufak hatalar yapabilir. Bu durum çocuğun hem akademik performansını hem de kendine güvenini olumsuz biçimde etkiler. Stresle başa çıkabilmenin ilk yolu çocuğa özel sınav rutinleri. Adayın zihnindeki rahatsız edici, olumsuz ve gerçek dışı düşünceleri daha gerçekçi düşüncelerle değiştirmek hem yaşantısına hem de sınav performansına olumlu yansır.”