Sabah mı yoksa gece mi duş almak daha sağlıklı? Bilim ideal olanı açıkladı!

Sabah Duşu mu, Gece Duşu mu?

Sabah duşu savunucuları, güne enerjik bir şekilde başlamanıza yardımcı olduğunu iddia ediyor. Diğer yandan gece duşu tutkunları, yoğun bir günün ardından duş almanın rahatlatıcı etkilerinden bahsediyor. Peki, bilimsel olarak doğru olan hangisi?

Leicester Üniversitesi Klinik Mikrobiyoloji Bölümü Kıdemli Öğretim Görevlisi Dr. Primrose Freestone, konu hakkında net bir görüş belirtiyor. Dr. Freestone, “Bir mikrobiyolog olarak, günlük duş almanın savunucusuyum” diyerek, hijyenin önemine vurgu yapıyor.

Çoğu dermatolog, günlük duş almanın gerekli olmadığını ancak cilt sağlığı için duş almanın önemli olduğunu belirtirken, Dr. Freestone cildimizdeki kir ve yağı temizlemenin cilt döküntülerini ve enfeksiyonları engelleyebileceğini belirtiyor.

Gece duşu: Alerjenleri Temizler, Mikropları Engellemez

Gece duşunun, alerjenleri, teri ve yağı temizlemekte yardımcı olabileceğini belirten Dr. Freestone, ancak yatak çarşaflarına mikrop bulaşmasını engellemeye yetmeyeceğini söylüyor. “Gece boyunca terlemeye devam edeceksiniz ve cildinizdeki mikroplar bu terdeki besinleri tüketecek. Sabah uyandığınızda, hem yatak çarşaflarınıza mikrop bulaşmış olacak hem de muhtemelen bir miktar vücut kokusuyla uyanacaksınız” diyor.

Diğer yandan, uyurken deri hücrelerinin dökülmesinin başka bir soruna yol açabileceğini belirten Dr. Freestone, “Bu hücreler toz akarları için besin kaynağı olabilir. Eğer çarşaflarınızı düzenli olarak yıkamazsanız, toz akarları birikmeye başlar ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir” açıklamasında bulunuyor.

Sabah duşunun ise bu riskleri azaltabileceğini belirten Dr. Freestone, “Sabah duşu, gece boyunca vücudunuzda biriken ölü deri hücrelerini, teri ve bakterileri temizlemeye yardımcı olabilir. Bu, güne temiz kıyafetlerle başlamanızı sağlayarak, gün boyunca daha ferah kokmanıza yardımcı olur.”

Çarşaflar da Dikkat Edilmeli

Ne zaman duş alacağınız kişisel bir tercih olsa da, Dr. Freestone, yatak çarşaflarının düzenli olarak yıkanmasının önemini vurguluyor. Haftada en az bir kez çarşafların yıkanmasının ter, bakteri, ölü deri hücreleri ve yağlardan arınmanızı sağlayacağını belirtiyor. Ayrıca, mantar sporları ve koku üreten mikropların büyümesini engelleyerek, sağlıklı bir uyku sağlayabileceğinizi ekliyor.

Sonuç olarak, sabah duşunun size gün boyunca daha ferah bir his verebileceği göz önüne alındığında, yatak çarşaflarınızı temiz tutmanın da sağlığınız için önemli olduğunu unutmayın.

Related Posts

Sayı 4 milyonun üzerinde: ‘Sessiz sessiz’ ölüyorlar

Uzmanlar, medyanın kronik solunum yolu hastalıklarına yeterince dikkat çekmediğini vurgularken, bu hastalıkların küresel düzeyde en ölümcül üçüncü neden olduğuna dikkat çekiyor. Astım ve KOAH, her yıl toplamda 4,1 milyon kişinin hayatına mal oluyor.

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

Grip mevsimi uzadı

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden (NKÜ) Doç. Dr. Mustafa Doğan, 2025’te grip mevsiminin oldukça uzadığını belirterek, “Mayıs ayının ortalarında olmamıza rağmen hala hatırı sayılır sayıda üst solunum yolları şikayeti ile hastalar hastanelere başvurmakta, sağlık kuruluşlarına başvurarak destek istemekteler” dedi.

Evdeki en sinsi mikrop yuvası! Klozetten 75 kat daha kirli, salonda baş köşede duruyor

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Uzmanından astım hastaları için iyi haber: “Biyolojik ajan tedavisi” acile başvuruları azaltıyor

Uzmanından astım hastaları için iyi haber: “Biyolojik ajan tedavisi” acile başvuruları azaltıyor

Uzmanı uyardı: ‘Kanser tedavisinde bitkisel kürlere dikkat’

Bilimsel dayanağı olmayan ürünlerin hastalara zarar verebileceğine dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Akosman, “Bazı bitkisel kürler karaciğer enzimlerini etkileyerek ilaçların metabolizmasını değiştirebilir, hatta bazı vakalarda hayati riskler oluşturabilmektedir. Bugüne kadar bitkisel kürlerin kanseri tedavi ettiğine dair bilimsel olarak kanıtlanmış hiçbir klinik veri bulunmamaktadır. Bitkisel ürünler yanlış zamanda ve dozda kullanıldığında faydadan çok zarar getirebilir. Bu nedenle onkoloji hekimiyle iş birliği içinde olunması hayati önem taşır” dedi.